9 Aralık 2013 Pazartesi

PHILIP FISHER

Warren Buffet'in hayatına yön veren 4 kişiden biridir.Fisher öğrenciyken periyodik olarak profesörüyle birlikte şirketleri ziyaret etmesi gerekiyordu.Fisher'a göre haftanın o vakti onun için en iyi dersti.
Fisher o deneyimle ortalamanın üzerinde potansiyeli olan ve iyi yönetime sahip şirketlere yatırım yaparak büyük kazançlar elde edilebileceğini gördü.Ortalamanın üzerinde potansiyeli olan şirketler de Fisher'ı en çok etkileyen özellik,bir şirketin yıllar boyunca satış ve karlarını ortalamaların üzerinde artırma yeteneğiydi. Bunu iki öğe körüklüyordu: Arge'ye önem vermek ve etkili bir satış teşkilatı.Fisher'a göre,bir şirket mükemmel ürün ve hizmetler geliştirebilirdi,ama bu ürün ve hizmetler uzmanca pazarlanmazsa arge gayretleri asla kara dönüşemezdi.
Fisher'a göre şirket dünyanın satışını yapsa bile kar etmiyorsa işe yaramazdı.Dolayısıyla bir şirketin kar marjlarını,o marjları artırmak ve korumak için harcanılan çabayı ve son olarak da maliyet analizi ve muhasebe kontrollerini inceler.
Fisher'a göre hiçbir şirket maliyetleri parçalara ayırıp her bir üretim sürecinin maliyetini anlamadan karlılığını koruyamaz. Bunu yapabilmek için yeterli muhasebe kontrolleri ve maliyet analizi gerekir.
Fisher'ın bir şirketin karlılığı üzerindeki duyarlılığı başka bir mevzuya daha bağlıdır:İleride yeni sermaye finansmanına ihtiyaç duymadan büyüyebilme yeteneği.Eğer bir şirket sadece yeni hisse çıkararak büyüyorsa,dolaşımdaki hisse sayısının artması şirketin büyümesinin hissedarlara getireceği faydayı götürür. Yüksek kar marjlı şirketler.dahili fonlar üreterek mevcut hissedar değerini sulandırmadan büyümeye koruyabilirler.
Fisher'in önde gelen şirketleri belirlemek için kullandığı 2. ölçüt şirketin yönetim kadrosunun kalitesidir.İyi yöneticilerin,mevcut ürün ve hizmetlerin olumlu etkileri geçtikten sonra bile satışları artırabilecek ürün ve hizmetler geliştirmeye kararlı yöneticiler olduklarına inanıyordu.
Fisher ayrıca işin başında doğru dürüst bir yönetim olup olmadığını da sorgular.Yöneticiler hissedarların güvenilir temsilcileri olarak davranıyorlar mı yoksa sadece kendi çıkarlarını mı koruyorlar?Buna çok dikkat ederdi.
Fisher'a göre yönetimin niyetini belirlemenin bir yolu,hissedarlarla nasıl iletişim kurduğunu izlemektir.Fisher için yöneticilerin güçlüklere nasıl tepki verdiği onların niyetleri hakkında çok şeyi ortaya çıkarır.
Fisher'a göre bir şirketin başarılı olması için yönetimle çalışanlar arasındaki ilişki de iyi olmalıdır.Çalışanlar,şirketin iyi bir yer olduğuna inanmalıdır.Yönetici kadroları,terfi etmenin kayırmayla değil yetenekle geldiğini bilmelidir.
Fisher yatırım yapmak için bir şirketin sadece mali tablolarının incelenmesinin yetmeyeceğini savunur.Akıllı yatırım yapmanın başlıca adımlarından biri de,şirketi iyi tanıyanlardan mümkün olduğu kadar çok bilgi almaktır.Burada Fisher ''benden bir şey kaçmaz'' politikası güttüğünü ifade eder.Günümüzde buna fısıltı gazetesi de denilebilir.Bu doğru yapıldığı taktirde,yatırımcıların çok karlı yatırımları belirlemesine yarayacak müthiş ipuçları bulunur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder