29 Temmuz 2014 Salı

ORTADA YAPILACAK EN ZOR İŞ VARSA O DA DÜŞÜNMEKTİR.

Dünyanın en zengin işadamlarından biri olan Henry Ford şirketi Ford Motor Company ile servetini adil bir sistem izleyerek elde etmişti. Ford’un hedefi otomobili demokratik yapmaktı. Böyle bir hedef o dönemde devrimci bir girişimdi, çünkü yirminci yüzyıl başlarında otomobil yalnızca zenginlerin erişebileceği bir ulaşım aracıydı. Henry Ford, otomobili herkesin alabileceği fiyattan üretmeyi kafasına koymuştu, demokratik olmak dediği buydu.1903 yılında Ford Motor Company kuruldu. Üretim maliyetini düşürmek ve toplu üretim oluşturmak suretiyle uygun fiyatta standart otomobiller yapmayı başarınca,Ford çok geçmeden dünyanın en büyük otomobil üretici oldu. Yalnızca her keseye uygun otomobil üretmekle kalmadı, ülke çapında en yüksek ücretleri de ödedi ve bunlara ek olarak işçilerine kar payı (temettü) dağıttı. İşçilerine yılda yaklaşık 30 milyon dolar kar payı dağıttı. Bu rakam 1900’lü yılların başlarında bugünkü değerinde çok üstündeydi.
Henry Ford yalnızca müşterilerini önemsediği için değil işçilerini de önemsediği için zengin olmuştu. Açgözlü değildi, eli açık bir adamdı. Sözde aydın kesimin eleştirilerine ve kişisel haraketlerine de maruz kaldı. İyi bir eğitim görmemişti, bu nedenle hep bilgisizlikle suçlandı.
Henry Ford’u akademi dünyasından birtakım sözde insanlar sınava çekmişti zamanında. Ford’u sözlüye çekip onun cahil olduğunu kanıtlamaktı amaç.
Akademisyenlerden birinin ilk sorusu yuvarlak çeliğin gerilme gücü ile alakalıydı. Ford yanıtı bilmiyordu ama doğru yanıtı bilen başkan yardımcısını çağırdı ve başkan yardımcısı gelerek soruyu doğru bir şekilde cevapladı. Diğer bir akademisyen sorulan sorunun yanıtını bilmeyen Ford’a bir soru daha sorar ford cevabı yine bilmiyordur ve bu sefer başka bir çalışanını çağırır, sorunun cevabını bu sefer de o çalışanı cevaplar. Ve soru yöneltmeyen bir kişi kalana kadar bu böyle gider. O da soru sormak yerine ‘’Gördüğünüz gibi cahilliğiniz ortada, size sorulan soruların yanıtlarını bilmiyorsunuz’’diye bağırır.
Henry Ford buna karşılık ‘’Yanıtları bilmiyorum, çünkü sizin istediğiniz yanıtlarla kafamı dolduramam’’der. Ve ekler: ‘’Benden ezberlememi beklediğiniz yanıtları akıllarında tutacak elemanlar tutarım, sizin zekayla eşdeğer tuttuğunuz bilgileri ezberlemek bana düşmez,zihnimi böyle ıvır zıvır şeylerden uzak tutayım ki düşünebileyim’’.
Henry Ford’un en önemli sözlerinden biri de şuydu:
Ortada yapılacak en zor iş varsa o da düşünmektir. Bunu çok az kişinin yerine getirmesinin nedeni budur.

28 Temmuz 2014 Pazartesi

BU YÜZYILDA KAR MASKESİ TAKIP BANKA SOYMUYORLAR

2000 yılından sonra bilançosu çarpıtılmış şirketlerin satın alınması için,yatırımcılara yalan söyleyen üst düzey yöneticilerin kendi ellerindeki hisseleri alması için,işçilerinin dahi hisselerini almasını haber veren şirket yöneticileri öyküleri dünyaya yayılmıştı.Yalana,hileye başvuran Enron,WorldCom,Arthur Anderson gibi firmaların başkanlarıyla ve Wall street analistleriyle ilgili haberler televizyonlarda sıkça,büyük harflerle verildi.Bunların bazıları öyle açgözlüydü ki yasaları çiğneyip işi dolandırıcılığa kadar vardırdılar. Bu yüzyılda sadece uyuşturucu ticareti yapılmıyor. Bu yüzyılda ahlaksızlık,açgözlülük için kişilerin yüzlerine kar maskesi takıp banka soymadıklarını da öğreniyoruz. 

26 Temmuz 2014 Cumartesi

FORD VE BÖCEK KONUSU

17 yıldır Ford’da mühendis olarak çalışan biri ortalığı karıştırmışa benziyor. İddiaya göre mühendisin toplantı odalarına dinleme cihazları yerleştirdiği ortaya çıkıyor ve bunun üzerine FBI’dan yardım isteniyor. Detroit News’ın haberine göre Sharon Leach adlı mühendisin evinde arama yapan FBI burada mühendisin bilgisayarını ve bazı eşyalarına el koyuyor.
Avukatının yaptığı açıklamada;“Toplantılarda not alma konusunda kendine güvenemeyen Leach dinleme cihazlarını bu nedenle yerleştirdi.”  diye belirtmiş. Ford’un sözcüsü Suzan Kruel ise toplantı odalarında 8 dinleme cihazı bulduklarını dile getirdi.

Yakın dönemde Leach’in hibrid teknoloji konusunda bir toplantıda sunum yaptığı belirtilen haberde sanayi casusluğunun ABD’ye yüz milyarlarca dolar kaybettirdiğine dikkat çekiliyor.